بَاب
الْخُرُوجِ
مِنْ
الْمَسْجِدِ
بَعْدَ الْأَذَانِ
42. Ezandan Sonra Mescidden Çıkıp Gitmek
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ كَثِيرٍ
حَدَّثَنَا
سُفْيَانُ
عَنْ
إِبْرَاهِيمَ
بْنِ الْمُهَاجِرِ
عَنْ أَبِي الشَّعْثَاءِ
قَالَ كُنَّا
مَعَ أَبِي
هُرَيْرَةَ
فِي
الْمَسْجِدِ
فَخَرَجَ
رَجُلٌ حِينَ
أَذَّنَ
الْمُؤَذِّنُ
لِلْعَصْرِ
فَقَالَ
أَبُو
هُرَيْرَةَ
أَمَّا هَذَا
فَقَدْ عَصَى
أَبَا
الْقَاسِمِ
صَلَّى
اللَّهُ عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
Ebu'ş-Şa'sa'dan; demiştir ki; Biz Ebu Hureyre ile beraber mescidde idik. İkindi ezanı okunduktan sonra birisi mescidden çıktı (gitti). Bunun üzerine Ebu
Hureyre (r.a.); "Bu adam Ebu'l-Kasım
(Sallallahu aleyhi ve sellem)'e
isyan etti" dedi.
Diğer tahric: Müslim, mesacid; Tirmizî, mevakît; Nesaî, salat; İbn
Mace, ezan; Darimî, salat; Ahmed b. Hanbel, 11,410, 416,
471, 506, 537.
AÇIKLAMA: Her ne kadar bu söz Hz. Ebu
Hureyre'ye ait ise de Hz. Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in sözü hükmündedir. Çünkü böyle
ibadetle ilgili meselelerde şahsî görüşlerin hiçbir değeri olamaz. Ancak Allah
(c.c.) *ın veya Resulünün haber vermesiyle sabit olur
ve hükme bağlanır. Sahabe-i Kiram bu meselelerde son derece titiz
olduklarından onların ibadet ve i'tikad ile ilgili
mevzulardaki şahsî gibi görünen fikir ve sözleri aslında kendilerine ait
değildir. Ancak Allah'ın veya Resulü'nün hükümlerine ait bir beyandan
ibarettir.
Bu
hadis-i şerifin beyanına göre ezan okunduktan sonra namazı kılmadan mescitten
çıkıp gitmek haramdır. Nitekim Hanbelî alimleri de bu
görüştedirler. Maliki alimlerine göre ise, ezandan
sonra, ikametten önce mescidden çıkıp gitmek mekruh,
ikametten sonra çıkıp gitmekse haramdır.
Hanefî
ve Şafiî ulemasına göre ise, ezan okunduktan sonra namazı kılmadan mescidden çıkıp gitmek mekruhtur.
Hanefî
ulemasından İbn Hümam Fethiı'l-Kadîr isimli eserinde
"ezandan sonra mescitten çıkıp gitmenin mekruh oluşu bir takım şartlara
bağlıdır" diyor. Ancak bu şartlar gerçekleşirse o zaman mescidi terketmek mekruh olur. Bu şartlar şunlardır:
1.
Namazı kılmadan çıkıp giderse,
2.
Başka bir cemaate yetişmek niyyeti olmadan giderse,
3.
Terkettiği mescit kendi mahallesinin mescidi olursa,
4.
Kendi mahallesinin mescidinde namaz kılındığı halde içinde bulunduğu mescidi
terk ederse.Ama henüz mahallesinin mescidinde namaz kılınmanıışsa o zaman bulunduğu mescidi terk ederek
mahallesinin mescidine gitmesi caizdir, gitmemesi ise daha evladır.
Bütün
bunlar mazereti olmayan kimseler içindir. Fakat abdest almak gibi bir mazeretle
ve tekrar dönmek niyyetiyle veya daha önce namazını
kıldığı için mescidi terk eden kimse hakkında kerahet söz konusu değildir.
Yolcu olup cemaati bekleyememe, hasta bakıcı olup acil durumda olanların da namazı
kılıp çıkmalarında mahzur yoktur.